Üye İşyeri Nedir?

Bankacılık ilkelerine göre, bankaların satış araçlarını kullanan iş yerlerine üye iş yeri denir. Üye işyerleri, bankalar arası kart sistemini üyesi oldukları banka üzerinden kullanır ve bu bankanın kredi kartları ile yapılan alışverişlerde ayrıcalıklar sunar. Bir işyerinin bir bankanın üye işyeri olmadan o karta taksit yapabilmesi mümkün değildir. Ancak herhangi bir bankanın üye işyeri olan tüm işletmeler kredi kartı, banka kartı ve diğer ön ödemeli kartlarla tek çekim işlem yapabilirler. Üye işyerleri, ilgili bankanın prosedürlerine uymak, teknik ve hukuki koşulları harfiyen yerine getirmek durumundadır.

uyeisyeri

 

Nasıl Üye İşyeri Olunur?

 

Bankalar ticari bankacılık prosedürleri içerisinde tüm vergi levhası sahibi işletmelere ticari bankacılık hizmeti verir. Fakat üye işyeri hizmetleri gibi kapsamlı prosedürlerin uygulanabilmesi için işletmenin Ticaret Odası, Meslek Odası veya Esnaf Odası kaydının var olması gerekir. Tüm bunların olmasına rağmen, işletmeye üye işyeri hakkı tanıyıp tanımamak bankanın inisiyatifindedir. Özellikle kredi kartı işlemlerinde ve online tahsilat altyapılarının kurulumunda oldukça ciddi koşullar aranır. Firmanın, ortaklarının veya imza yetkilisinin bankacılık sicilinden, ticari kayıtlarına kadar tüm detaylar incelenir ve buna göre üye işyeri izni verilir.

uyeisyeri

Üye işyeri olmak, bankanın öncelikle kredi kartı ile tahsilat sistemlerini kullanabilme hakkını işletmeye verir. Banka kredi kartı tahsilat aracı (POS) tahsis eder ve bunun için belli şartlar talep eder. Pek çok banka belli bir cironun üzerinde işlem yapılmaması halinde aylık POS kullanım bedeli talep eder, bu genel bir uygulamadır. Ancak uygulamadaki en büyük zorluk bu değildir. Eğer yeni kurulmuş bir işletme söz konusu ise kredi kartı tahsilatlarında çekim yapılan tarihten oldukça uzak bir tarihte üye işyerine ödeme yapılır. Valör ismi verilen bu işlem, bankanın kart sahiplerini korumak için kullandığı bir yöntemdir. Online tahsilat araçlarında işlemler çok daha uzun bir vadede gerçekleşebilir ve hatta kimi firmalara sanal pos tahsis edilmeyebilir. Bu nedenle işletmelerin e-ticaret yapabilmek için kullanacakları araçlara ulaşmaları zorlaşabilir.

Kobisi ile Üyesiniz

Kobisi alt yapısı sektörde faaliyet gösteren tüm bankaların üye işleri olarak tahsilat yapabilmeniz için gerekli alt yapıya sahiptir. Kuracağınız e-ticaret platformu doğrudan tahsilat araçlarına sahiptir ve bankalar ile ayrıca sözleşme yapmak ve üye işyeri olmak gibi uygulamalar söz konusu değildir. Sistemi aktif hale getirir getirmez, tahsilat yapmaya başlayabilir, uygun komisyon oranları ile valör engeline takılmadan işlerinizi sürdürebilirsiniz.

Click Through Rate (CTR) Nedir?

Click Through Rate (CTR), tıklanma oranı anlamına gelmektedir. İnternette yayınlanan reklamı tıklayan kullanıcıların reklamı görüntüleyen kullanıcılara oranıdır.

CTR yani Tıklama oranı = Tıklama Sayısı / Gösterim Sayısı

Örnek: Bir televizyon reklamı ile 5000 kere gösterim yapılmış ve bu reklam 850 kere tıklanmış olsun.

Tıklama Oranı = 850 / 5000 = % 0.17

ctr-click-through-rate

Kullanıcıların tamamı sitenize girdikten sonra sizin reklamlarınıza tıklamamaktadır. CTR, belirli oranlarda gerçekleşen bu oranı açıklamaya yardımcı olmaktadır. Ne kadar çok kullanıcı reklama dengeli şekilde tıklarsa site sahibi tarafından elde edilen gelir de o kadar yüksek olmaktadır. Ancak bir siteye giren 250 kişiden 250’sinin de verilen reklama tıklaması olumlu sayılmamaktadır. Bu durumlar hile ya da reklam saldırısı olduğunu göstermektedir ve yapılan reklam anlaşması da sonlandırılabilmektedir. CTR oranı maksimum olarak % 15 kabul edilmektedir.

Tıklanma Oranı Düşükse Neler Yapılmalıdır?

  • Kullanılan anahtar kelimler çok genel olabilir, bu kelimeler yerine daha özelleşmiş anahtar kelimeler kullanılabilir.
  • Yapılan reklamlar daha ilgi çekici alanlara yerleştirilebilir yani reklamın yerleşim düzeni değiştirilebilir.
  • Verilen reklamın çeşidi ve boyutu düzenlenebilir.
  • Güncel olaylara, yapılan indirimlere vs. bağlı olarak değişebilir.
  • Reklam ağı değiştirilebilir. Hangi ağda reklam yayınladığınıza bağlı olarak değişmektedir.
  • Yapılan reklamın konumu düşük olabilir.

Reklam Konumu

Arama sonuçlarında bir başka reklamın sizin reklamınızın üzerinde olması durumudur. Reklam sıralamanız, reklam açık arttırması yöntemiyle belirlenir. Reklam sıralamanız, vermiş olduğunuz teklife, teklif süresine, reklam ile alakanıza (Bu faktör arama sayfasından açılış sayfasına kadar tüm deneyimi birleştirmektedir), uzantılarınıza vb. etkenlere yani kalite puanına bağlıdır.

Reklam kalitesini arttırarak, teklifinizi arttırarak ve açılış sayfa kalitesini arttırarak konumunuzu geliştirebilirsiniz.

Sonuç olarak, CTR (Click Through Rate) bir reklamın başarısını ölçmek için kullanılan etkili yöntemlerdendir. Yüksek bir tıklama oranı, site sahiplerine yardımcı olmakta ve reklam sermayesini belirleyebilmektedir.

Cost Per Action (CPA) Nedir?

CPA yani Cost Per Action, reklam verenlere eylem başına ödeme yapılan modeldir. Belirlenen eylem üyelik, ürün satışı, kayıt olma, dosya indirme ya da form doldurulması işlemi vb. herhangi bir şey olabilmektedir. Ücretlendirme sisteminde önceden belirlenen hareketler dikkate alınmaktadır.

cpa-cost-per-action

 

Cost Per Action, e-ticaret siteleri için en mantıklı reklam modellerindendir. Cost Per Action, CPS şeklinde de olabilmektedir.

CPS (Cost Per Sale) Nedir?

CPS, Satış için ödeme yapılan modeldir. İşlem gerçekleşecek olan sayfaya bir kod yerleştirilir ve tutar reklam verene iletilir. Toplam işlem üzerinden komisyon şeklinde ödeme gerçekleşir.

Genellikle, CPA (Cost Per Action) maliyetiniz CPC (Cost Per Click) maliyetinizden yüksek olacaktır. Çünkü reklama tıklayan tüm kullanıcılar satın alma işlemi yapmıyor ya da form doldurarak işlemi gerçekleştirmiyordur.

Cost Per Action reklam modelinde, belirlediğiniz eylem karşılığında ödeme yapacağınızdan diğer reklamcılık modellerine göre daha az risk taşımaktadır. Ancak satış oranının düşük olması durumunda CPA (Cost Per Action) reklam modelinde de para kaybedebilirsiniz. Bunun nedeni satış gelirlerinden elde ettiğinizden daha çok reklam için ödeme yapıyor olmanızdır. Eğer para kaybediyorsanız satışa yönelik Cost Per Action kampanyasına geçebilirsiniz.

CPA Reklam Modeli Nasıl Hesaplanır?

Cost Per Action maliyetinizi hesaplamak için gereken iki şey vardır.

  • Toplam Maliyet
  • Aksiyon Sayısı

CPA Maliyeti = Toplam Maliyet / Aksiyon Sayısı

Örnek: Bir mobilya modeli için reklam yapmayı düşünüyorsunuz. Bu reklam için 5000 TL’lik bütçe ayırdınız. Yapılan reklam sonucunda 100 adet mobilya satışı gerçekleşti.

CPA = 5000 / 100 = 50 TL

Her bir mobilya satışı için 50 TL harcanmıştır.

Cost Per Mille (CPM) Nedir?

Cost Per Mille (CPM), bin gösterim başına maliyet anlamına gelen bir dijital pazarlama terimidir. Bir web sitesinin, ziyaretçisi tarafından bir reklamı tıklama zorunluluğunun bulunmadığı pazarlama modelidir. CPM’in bir diğer ifade biçimi BGBM‘dir. BGBM modeline aşina olanlar bazen yanlışlıkla “BGBM” de “M” nin “milyon” anlamına geldiğini düşünürken, gerçekte “M” Roma sayılarındaki “bin” (1000)  rakamını sembolize etmektedir. Dolayısıyla “BGBM” kelimenin tam anlamıyla “Bin gösterim başına maliyet” anlamına gelir.

Reklam verirken CPM’i 1 TL’den anlaşmışsanız, verdiğiniz reklamın 1.000 kez gösterimi karşısında 1 TL ödeyeceksiniz demektir. Şu an Türkiye’de internet reklamcılığı kullanan bir çok web sitesi CPM modelini etkin olarak kullanmaktadır.

cpm-cost-per-mille-nedir?

CPM’in Diğer Reklam Modellerinden Farkı Nedir?

Edinme başına maliyet (EBM) ve tıklama başı maliyetin (CPC) yanı sıra CPM (Gösterim Başına Maliyet), seçilen çevrimiçi pazarlama modelinin karlılığını ve maliyet etkinliğini analiz etmenin en iyi yoludur. Radyo, televizyon veya basılı medya gibi analiz edilen ve tahmini dinleme, görüntüleme ve okur kitlesi bazında satılan diğer medya kaynaklarını sağlayan reklam verenler için geri dönüşü en takip edilebilir çevrimiçi pazarlama modelidir.

CPM, CPC ve CPA Modellerinin Farklılıkları Nelerdir?

TBM veya tıklama başına maliyet modelinde, reklam verenler yalnızca izleyicinin reklamı tıklaması durumunda ödeme yaparlar. Çoğunlukla TBM, çok özel bir ürünün niş pazarına tanıtımı için kullanılır. Benzer şekilde EBM veya edinme başı maliyet modelinde, reklam verenler yalnızca izleyicinin reklama doğrudan izlenebilen bir ürünü veya hizmeti satın aldığında ödeme yapılır. Yüksek tıklama oranına sahip olmak, izleyicinin ürününüzü veya hizmetinizi satın almasını sağlamak amacıyla EBM ve TBM için önemli bir faktördür.

CPM’de tıklama oranı CPC ve CPA’ya göre biraz farklı bir öneme sahiptir. Marka bilinci ve doğrudan mesaj vermek, bin gösterim başına maliyetli reklam kampanyalarının temel hedefidir. Ziyaretçiler reklamı tıklamasa da yüksek trafik alanındaki web sitelerinde hâlâ etkileniyor ve belirli bir mesajı tanıtıyor. Bin gösterim başına maliyet, web sitesi sahipleri için cazip bir seçenektir. Bununla birlikte, CPM oranları çok düşük olduğundan, reklam verenlerin marka bilinirliğini artırması ve maliyeti etkin bir şekilde belirli bir mesaj göndermek için de idealdir.

Cost Per Lead (CPL) Nedir?

CPL yani Cost Per Lead, e-ticaret kullanıcılarının internet reklamlarına tıklayarak, reklam verenler tarafından belirlenmiş etkinlikleri gerçekleştirmesi sonucunda ödeme yapılan metottur. Kullanıcı tarafından bilginin siteye kayıt ettirilmesine dayanır. CPL (Cost Per Lead) modeline satın alma işlemleri dahil değildir.

CPL (Cost Per Lead) Kullanım Alanları;

  • İletişim formu başına ödeme yapmak,
  • Üye başına ödeme yapmak,
  • E-bülten üyeliği vb.

cpl-cost-per-lead

Cost Per Lead modelinde, reklam verenlerin para kazanabilmesi için kullanıcıların reklam üzerinden belirlenen etkinlikleri gerçekleştirmeleri gerekir. Kullanıcılar reklam üzerinden gelerek kayıt oldukları an reklam verenler ücret ödemektedir. Kayıt işlemi gerçekleştikten sonra işlemi satışa dönüştürmek size ve satış ekibinize kalmaktadır.

CPL (Cost Per Lead) Nasıl Hesaplanır?

Cost Per Lead hesaplanırken basit bir yöntem kullanılmaktadır. Hesaplamak için bilmeniz gereken iki şey vardır.

  • Kampanya için harcanan toplam maliyet
  • Elde Edilen Dönüşüm

Maliyet = Kampanya İçin Harcanan Toplam Maliyet / Elde Edilen Dönüşüm

Örnek: Bir reklam için 800 TL harcandıysanız ve 40 tıklama aldıysanız Cost Per Lead 20 TL’dir.

Unutulmamalıdır ki, fiyat düşünülmesi gereken çok küçük bir faktördür.

C2C (Customer to Customer) Nedir?

C2C yani Customer to Customer, tüketiciler arasında yapılan bir e-ticaret modelidir. Bir müşteri başka bir müşteriye mal veya hizmeti online ya da offline olarak satmaktadır. C2C e-ticaret modelinde amaç alıcıların ve satıcıların birbirlerini bulmalarına yardımcı olmaktır. Customer to Customer e-ticaret modeline;

  • www.sahibinden.com, www.gittigidiyor.com siteler,
  • 2. el olarak satılan ürünler,
  • Açık arttırma ile ürün satmak ya da almak,
  • Evimizi, arabamızı satmak ya da başka birinden almak örnek olarak verilebilmektedir.

c2c-customer-to-customer

Son zamanlarda artan sosyal medya ve diğer çevrimiçi kanal kullanımları göz önüne alındığında bu C2C e- ticaret modeli çok önemli bir iş modeli olarak görülmektedir. Bu kanallar tüketicilere ait belirli ürünleri sergileyerek, Customer to Customer platformlarına yönelen trafiği arttırmaktadır.

C2C siteleri ve benzeri platformlar, ürünleri sergileyerek, promosyon özellikleri ekleyerek ve kredi kart işlemlerini kolaylaştıran hizmetler sunarak satıcılardan para kazanmaktadırlar.

C2C E-Ticaret Modelinin Sunduğu Avantajlar Nelerdir?

  • Satıcılar ürünlerini şahsen satmaya çalışmak yerine, ürünlerini online olarak sergileyerek alıcıların kendilerine gelmesini bekleyebilirler.
  • Alıcılar, istedikleri ürünleri bulmak için mağazalar aracılığı ile arama yapmadan, bir Customer to Customer sitesinde arama yaparak istedikleri ürünlerin çeşitlerine ulaşabilmektedirler.
  • Alıcılar aradıkları ürünleri fiyat karşılaştırması yaparak satın alma imkanı bulabilmektedirler.

Unutulmamalıdır ki, Customer to Customer e-ticaret modeli sorunsuz değildir;

  • Kredi kart ödemelerinde, bu modeli kullanan tüm platformlar güvenli değildir. Son yıllarda ödeme sistemlerinin geliştirilmesi bu sorunun ortadan kalkmasına yardımcı olmaktadır.
  • Kalite kontrol eksiklikleri olabilmekte, bazı satıcılar kötü ve yanlış beyan edilmiş ürünler satabilmektedir.

 

B2B (Business to Business) Nedir?

B2B (Business to Business), işletmeden işletmeye yapılan e-ticaret modülüne verilen addır. “B2B”, bir işletme ile bireysel bir tüketici arasında ticaret yapmak yerine, iki işletme arasında olan ticareti ifade eder.

B2B pazarına otomobil imalatçıları bir örnek olarak verilebilir. Lastik, hortumlar, piller ve nihai ürün için gerekli olan elektronikler – aracın birleştirilebilmesi için – çoğu zaman ayrı şirketler tarafından üretilir ve sonrasında doğrudan otomobil üreticisine satılır. Bir şirketten bir otomobil satın aldığınızda, onlarca değil, yüzlerce işletme tarafından yaratılan parçaları satın alıyorsunuz demektir. Bu kadar çok küçük işlem, bir işletmeden-tüketime büyük bir satışa neden olduğundan, Business to Business şirketleri yüksek bir satış hacmiyle karşılaşma eğilimindedir.

b2b

E-Ticaret B2B’ye Ne Katar?

İnternet, işletmelerin ürün ve hizmetler hakkında bilgi edinebilecekleri ve gelecekteki B2B işlemlerine zemin hazırlamaları için sağlam bir ortam sağlar. Şirket web siteleri, ilgili tarafların bir işletmenin ürün ve hizmetleri hakkında bilgi sahibi olmalarını ve iletişim kurmalarını sağlar. Ürün tedarik eden web siteleri , işletmelerin aramış oldukları hizmetleri ve ürünleri satın almadan önce bilgi vererek satın alma süresinin başlamasına yardımcı olmaktadır.

B2B Pazarlama Stratejisi Nasıl Yapılır?

Tüm e-ticaret modellemelerinde farklı pazarlama taktikleri kullanılır, ancak reklam, tanıtım ve tanıtım yöntemleri aynıdır. Nihai müşteri bir firma ise, tüketici dergilerinde veya televizyon ve radyo gibi genel medyada reklamlar yaparak satışları arttırmak mümkün olmaz. Pazarlama için hedef kitlenizin geçtiği sokaklar ve caddeler örneğin, sanayi yayınları, iş dergileri, ticaret fuarları ve teknoloji fuarları daha uygun olacaktır. Pazarlama mesajı değer, hizmet ve güven üzerine kurulmalıdır.

B2B ve B2C Nasıl İlişkilendirilir?

Bir firma hem Business to Business hem de Business to Customer’ı aynı anda kullanabilir. Kitap & yayıncılık bunun için iyi bir örnektir. Yazarlar kitaplarını basımdan önce yayıncılarına pazarlarlar. Hem yazar hem de kitap yayıncısı B2B ilişkisinde olur. Yayıncı, kitapları basılmakta ve çevrimiçi olarak ve perakende satış mağazalarında kitapçılara pazarlamaktadır. Bu ilişki de Business to Business’dir. Bir başka örnek de gıda sektöründedir. Gıda ürünleri tüketicilere pazarlanır, ancak marketler tarafından satılır. Hem gıda üreticisinin hem de mağazanın promosyonları nihai tüketiciye yöneliktir.

B2C (Business to Customer) Nedir?

B2C yani Business to Customer, firmalar ile son kullanıcılar arasında olan e-ticaret modelidir. Firmalar, ürünlerini bir çok mağazanın satış yaptığı online alışveriş portallarında ya da sanal mağazalarında satışa sunarlar. Tüketiciler de ürünleri sitelerde bularak online sipariş verirler ve ödeme yaparlar. Bu şekilde doğrudan firma ile tüketici arasında online yada offline satım gerçekleşir. (www.hepsiburada.com vb.)

b2c-business-to-customer

Business to Customer e- ticaret modelinde, tüketiciler şahıs olabilirken perakendeci bir kanal da olabilmektedir. Ancak müşteriler şirket olduğunda Business to Business (B2B), şahıs olduğunda Business to Customer (B2C) terimi kullanılmaktadır.

B2B ve B2C Arasındaki Farklar Nelerdir?

  1. B2B firmadan firmaya gerçekleştirilen pazarlamadır ve satın alma işlemi sırasında duygular işin içine katılmamaktadır.
  2. B2C e-ticaret modelinde müşteriler ürünün kendilerine sağlayacağı avantajlara dikkat ederken, B2B modelinde müşteriler ürünün ne kadar tasarruf edeceğine dikkat eder.
  3. B2C modelinde gerçekleşen süreç kısa ve basitken, B2B modelinde gerçekleşen süreç karmaşık ve uzundur.
  4. B2C modelinde pazarlama yapmak için reklamlar ve sosyal medya platformları kullanılırken, B2B modelinde markalar müşterilerine destek olarak farkındalık oluştururlar.

Business to Customer e-ticaret modelinde beş iş modeli bulunmaktadır;

  • Doğrudan Satıcılar: Tüketicilerin ürün satın aldığı çevrimiçi perakende sitelerdir.
  • Online Aracılar: Üreticileri ve tüketicileri bir araya getiren modeldir. Seyahat siteleri, sanat ve zaanat perakendecisi, Etsy vb.
  • Reklam Tabanlı: Site trafiğini kullanarak reklamlar ile ürün ve hizmetin satıldığı modeldir.
  • Toplum Tabanlı: Reklam verenlerin doğrudan site kullanıcılarına, pazarlamaya yardımcı olmak amacıyla ortak çıkarlar etrafında oluşturulmuş çevrimiçi toplulukları kullanan modeldir.
  • Ücret Tabanlı: Sınırlı miktarda içerik barındıran ancak çoğunun da ücretli olduğu hizmetler sunan modeldir.

B2C E-Ticaretin Sağladığı Avantajlar Nelerdir?

  • Doğrudan müşteriye ulaşabilme olanağı sağlamaktadır.
  • Yılda 365 gün, 24 saat sipariş alabilme imkanı sağlamaktadır.
  • Farklı kentlerde ve yurtdışındaki pazarlara açılabilme şansı sağlamaktadır.
  • Maliyetleri minimuma indirebilme ve tasarruf avanatajı (personel, araç vb.) sağlamaktadır.
  • Web sitelerinde olan bildirim özelliği ile müşterilerden gelen talep ve isteklere ulaşabilme olanağı sunmaktadır.
  • B2C pazarında VPOS hizmeti ile sipariş ve ödeme sistemi oldukça büyük avantajlar sağlayan bir e-ticaret sistemidir.

VPOS hizmeti;

İnternet üzerinden kredi kartı ile alışveriş yapma olanağı sağlayan oldukça güvenli ve gizlilik mekanizması gelişmiş ödeme mekanizmadır.

 

CPC (Cost Per Click) Nedir?

CPC veya Cost Per Click, Google AdWords veya Bing Ads gibi platformlarda reklamlarınıza yapılan her bir tıklama için ödediğiniz tutardır. Cost Per Click karşınıza bazı platformlarda PPC yani Pay Per Click olarak da çıkabilir.

Bu model Google Adwords tarafında en çok kullanılan modellerden biridir. Google arama motorunda arama yaptığınızda karşılaştığınız reklamlara Cost Per Click (Tıklama Başı Maliyet) en iyi örnektir.

cpc-reklam-örnegi

Tıklama başı maliyetiniz, kalite puanı, maksimum teklifiniz ve sizinle aynı anahtar kelimeye teklif veren diğer reklam verenlerin sıralaması da dahil olmak olmak üzere çeşitli faktörler tarafından belirlenir.

CPC Değerinizi Nasıl Azaltırsınız?

Her reklam veren ziyaretçi trafiğini arttırmak istediği gibi CPC yani tıklama başı maliyetini de azaltmak ister. Peki bu değeri nasıl azaltabilirsiniz?

Cost Per Click değerinizi sitenizin kalite puanını arttırarak azaltabilirsiniz. Kalite puanı ise aşağıdaki ölçütlerden etkilenir.

  • Tıklama Oranı (TO) : Reklamlarınızın arama sonuçlarında sergilendiğinde ne sıklıkla tıklandığını gösteren bir ölçüttür. Bir kullanıcının anahtar kelimesi ile alakalı olan en ilgi çekici reklamı tıklaması daha olasıdır.
  • Anahtar Kelime Alakalılığı: Teklif verilen anahtar kelime ile alakalı içerik ve alakalı reklam metni içeren reklamlar daha yüksek tıklama oranına ve kalite puanına sahip olurlar.
  • Açılış Sayfası Kalitesi: Açılış sayfanız reklam verilen anahtar kelime ile ilgili olmalı ve kullanıcıya istediğini vermelidir. Kullanıcıya istediğini vermeyen açılış sayfalarında sayfayı terk etme oranı yüksek olacağından kalite puanına negatif etki eder.

CPC ile Reklam Maliyeti Nasıl Hesaplanır?

Tıklama Başı Maliyet ile reklam maliyetinizi hesaplamak için bilmeniz gereken iki şey vardır.

  1. CPC (Tıklama Başı Maliyet)
  2. Tıklama Sayısı

Maliyet = CPC (Tıklama Başına Maliyet) x Tıklama Sayısı

Örnek

  • Verdiğiniz bir reklam için CPC değeri 25 Krş. (0.25 TL)
  • Reklamın tıklanma sayısı 1500

Maliyet = 0.25 x 1500 = 375 TL

Unutmayın ki kalite puanı düşük olan bir siteye sahipseniz her zaman daha fazla Tıklama Başı Maliyetiniz olur!

 

Cost Per Order (CPO) Nedir?

CPO veya Cost Per Order, bir e-ticaret sitesinde belirlenmiş olan ürünlerin reklam üzerinden gelen ziyaretçiler tarafından sipariş verilmesi halinde reklam verene sipariş başına ücretin ödendiği modeldir. Cost Per Order ile firmalar bütçelerini, %100 kazanç sağlayacakları reklam modeline yatırmış olurlar. Sipariş Başı Maliyet ile reklamın gerçek başarısını ölçmek mümkün hale gelir.

Cost Per Order (Sipariş Başı Maliyet), reklam verenler tarafından CPI ve CPC gibi diğer tercih edilen modelere oranla daha az kabul edilen bir reklam modelidir. Peki neden?

Cost Per Order (Sipariş Başı Maliyet) kampanyalarını başarıyla tamamlamak oldukça zordur. Çünkü ziyaretçi sitenizde herhangi bir reklama kolaylıkla tıklayabilirken sizin belirlediğiniz şekilde sipariş işlemini gerçekleştirmeyebilir. CPO geliri için ziyaretçinin ürünü sepete eklemesi yeterli olmayıp, satın alma işlemini gerçekleştirmesi de kriter olarak belirlenebilir.

cpo-cost-per-order

CPO Rakamlarına Dayanarak Alınabilecek Kararlar Nelerdir?

Sipariş başı maliyet (CPO) rakamları belirlenirken bu kararda şirketin birçok bölümü de etkili olmaktadır.

  1. Ürünleri bir araya getiren ya da sevk edilmeye hazır hale getiren çalışanlara ne kadar ödenecek?
  2. Ürün üretimi için hangi ekipmanlar kullanılmalı ve satın alınmalıdır?
  3. Nakliye yöntemleri neler olmalıdır?
  4. Ürün fiyatı nedir?
  5. Pazarlama türleri neler olmalıdır?

Soruları yanıtlanırken Sipariş Başı Maliyet (Cost Per Order) etkilenmektedir.

CPO Reklam Maliyeti Nasıl Hesaplanır?

Cost Per Order ile reklam maliyetinizi hesaplamak için bilmeniz gereken iki şey vardır.

  1. Pazarlama Giderleri
  2. Sipariş Sayısı

Maliyet = Pazarlama Giderleri / Sipariş Sayısı

Cost Per Order, düşük bütçeye sahip küçük ve orta ölçekli şirketlerde reklamcılık için fazla harcama riskini azalttığından çok daha önemlidir.