Google Adwords Nedir?

Web sitelerinin, görüntülü veya kelime bazlı reklamlarının yapıldığı dünyanın en geniş reklam ağına Google Adwords denilmektedir. Sitenizin linki ile dilediğiniz bütçeyi ayırıp, istediğiniz şekilde reklam yapabilir ve potansiyel müşterilerinize kolayca ulaşabilirsiniz. Modern zamanların en efektif tanıtım aracı olarak kabul edilen Google Adwords, hali hazırda mutlak hakimiyete sahip reklam aracıdır.

Google, Youtube ve Google reklamlarını kabul eden sitelerde reklamlarınız bu sistem ile yayımlanır. Web siteleri, ücretsiz arama ağının yanı sıra ihtiyaç duydukları potansiyeli elde edebilmek için çeşitli platformlarda reklam verirler. Günümüzde konvansiyonel reklam araçlarının neredeyse tamamı ortadan kalkmış durumda olduğundan, reklamcılıkta online kanalların kullanılması, en azından web siteleri için zorunludur. Tabii Google Adwords dışında reklam ağları da söz konusudur ancak, Google’ın sektörün %90 kadarına hakim olduğu hesaba katıldığında neden öncelikli tercih sebebi olduğu kolayca anlaşılabilmektedir.

adwords

Adwords’e Nasıl Reklam Verilir?

Google Adwords üzerinde reklam verebilmek için hiçbir koşul yoktur. Herhangi bir gmail hesabı ile Adwords hesabı açabilir ve ilk kampanyanızı hemen oluşturabilirsiniz. Adwords üzerinde Görüntülü veya metin bazlı reklam verebilirsiniz. Bu reklamların arama sonuçlarında, Google partner sitelerinde veya video sitelerinde görüntülenmesini tercih edebilir, belirleyeceğiniz reklam bütçesine göre farklı görüntüleme sayıları elde edebilirsiniz.

adwords

Arama sonuçlarında, özel reklam alanlarında görüntülenmek isterseniz, reklam kampanyanızı bu parametre ile açıp, görüntülenmek istediğiniz anahtar kelimeleri seçmeniz gerekmektedir. Tabii anahtar kelimelerinizin arama sonuçlarında sizi göstermesi için bazı ayarları yapmanız gerekir. Örneğin, her anahtar kelime için bir fiyat belirlemeniz gerekir ki, rakiplerinizin belirlediği rakamdan daha düşük bir fiyat belirlemeniz durumunda sizin görüntülenme sıklığınız azalacaktır. Yani Adwords aslında bir açık artırma sistemi ile çalışır. İlgili konumlara en yüksek teklifi verenlerin konuşlandırılması söz konusudur.

Benzeri bir durum görüntülü reklam ağı için de söz konusudur. Reklamınızın yayınlanmasını istediğiniz platformda ne kadar görüntüleneceği, görüntüleneceği saat ve görüntüleme sıklığı gibi parametrelerin tamamı bütçenizle doğru orantılıdır. Yeni başlayanların özellikle Adwords uzmanları ile çalışmaları, bütçelerini daha doğru kullanmaları için faydalı olacaktır.

Google, Adwords’de reklamı yayınlanan firmaya ücretsiz arama motoru ağında öncelik tanımaz. Arama ağındaki SEO parametreleri tamamen başka standartlara sahiptir ve Adwords ile ilişkili değildir. Bu nedenle bir e-ticaret sitesi sahibi olmak için Kobisi sistemini tercih etmeniz, sizi ücretsiz arama ağında zirveye taşıyacaktır.

Adwords Reklam Fiyatları

Google Adwords, tek bir fiyatla sabit reklam yapılan bir platform değildir. Her anahtar kelimenin rakiplere bağlı olarak sahip olduğu farklı fiyat seviyeleri söz konusu olduğu gibi, siteler için sistemin tayin ettiği rank değerlerine göre de bazı fiyatlamalar söz konusu olabilmektedir. Anahtar kelime rekabetine bağlı olarak farklı fiyatların ortaya çıktığı sistemin bütçeleme ve yayınlama hızı gibi standartları reklam veren tarafından ayarlanır.

PageSpeed Insights Nedir?

Sitelerin tarama ve yükleme hızlarını değerlendirmek maksadıyla site sahipleri ve web yöneticilerine Google tarafından sunulan ücretsiz analiz aracına PageSpeed Insights denir. Google Insights bileşenlerinden birisi olan bu araç, sitelerin SEO parametreleri içerisinde önemli bir yere sahip olan tarama hızının skorunu belirlemenize ve hatalı kaynakları tespit etmenize yardımcı olur.

site-hızı

Web siteleri sahip oldukları sistem kaynağı, kodlama biçimi, sitenin içeriği ve yapılandırma ayarlarına bağlı birçok nedenle farklı yükleme hızlarına sahiptir. Siteniz yavaş açılıyorsa, öncelikle sistem kaynaklarını, akabinde yazılım altyapınızın sağlığını kontrol etmeniz gerekir. Bunun yanı sıra kimi kaynakların sunum biçimi de sitenin yükleme hızını değiştirecektir ki, görsel ve diğer medyaların genliği de site yükleme hızını etkileyen faktörlerdendir. PageSpeed Insights, bu kaynakları tespit etmeniz için bir analiz yapar ve Google’ın değerlendirme kriterlerine göre sizi bilgilendirir.

Site Hızı Neden Önemlidir?

Web sitelerinin yükleme hızları, kullanıcı deneyimi kriterlerinin önemli bir bileşenidir. Google’a göre, kullanıcı sitenin açılmasını beklemez ve siteden ayrılır. Bu da sitenizin değerlendirme notunu doğal olarak düşürecektir. Bu nedenle, sitenizin Google tarafından nasıl algılandığını bilmeniz ve buna uygun yapılandırmaları yapmanız gerekecektir. Bunun için GTmetrix gibi araçları da kullanabilirsiniz. Ancak Google PageSpeed Insights, doğrudan Google’ın değerlendirme mekanizması olduğundan SEO skorunuzu çok daha efektif olarak tespit etmenizi sağlayabilir. Elbette harici kaynakları kullanarak da sitenizin hızını tespit edebilirsiniz. Bu ekstra bir iyileştirme sağlar ve sisteminizi mükemmel hale getirmenize yardımcı olur.

site-hızı

Web siteniz görsel olarak mükemmel olabilir. Son derece gösterişli ve içeriği mükemmel biçimde doldurulmuş olsa da siteniz kimi zaman indekslerdeki yerini almıyor olabilir. Bu durumda yapmanız gereken sitenizi PageSpeed Insights ile taratmak olmalıdır. Zira siteniz her ne kadar görsel olarak yeterli olsa da teknik olarak yetersiz olabilir.

Örneğin, sitenizin mobil araçlar için optimizasyonu yeterli olmayabilir. Bu günümüzde önemli bir özelliktir çünkü internet kullanıcılarının %60 kadarı internete mobil araçlarla bağlanır. Eğer siteniz mobil cihazlarda yeterli hızla yüklenmiyorsa elbette google değerlendirme puanınız da düşük olacaktır.

PageSpeed Insights; hem mobil, hem de masaüstü deneyimi puanlandırır ve bulduğu hataları size bildirir. Bu sayede sitenizin her platform için en iyi şekilde çalışmasını sağlamanız mümkün hale gelecektir. Bunun için PageSpeed Insights adresine girip, site adresinizi ilgili kısma yazmanız yeterlidir. PageSpeed Insights ücretli değildir. Belli zaman sınırlamaları ile dilediğiniz kadar değerlendirme yapabilirsiniz.

GTMetrix

Google Pagespeed Insights hesaplamalarını çok daha detaylı biçimde gösteren ve Yslow isimli bir diğer analiz sistemini daha sunan sistem. Siteniz ve sunucunuzun bütün teknik detaylarını öğrenebilmenizi sağlıyor. Sistem anlık olarak milyonlarca sitenin analizini yapabiliyor. Ancak GTMetrix’in dezavantajı hız ölçümünün yabancı kaynaklardan yapılıyor olması. Yani sistem Türkiye’deki bir kullanıcının deneyim seviyesini maalesef ölçemiyor.

Moz ve Diğer Araçlar

Sitelerin hız ve seo performansını değerlendiren Majestik, Smallsetools ve Moz gibi sistemler de sitenizin değerlendirmelerini yapabilmeniz için uygundur. Ancak, unutulmamalıdır ki, hiçbir webmaster veya site tarama aracı, google pagespeed insight güvenilirliğinde veri sağlayamaz. Daha doğru bir anlatımla Google’ın sitenizi gerçekte nasıl gördüğünü size tam anlamıyla söyleyebilecek tek sistem, Google’ın kendi sistemidir.

SSL Nedir?

SSL(Secure Sockets Layer), bilgilerinizin bilgisayardan sunucuya giderken şifrelenerek gitmesini sağlayan bir sertifikadır. Bilginin bütünlüğü ve gizliliği için, internet üzerinde iki taraf arasında oluşan trafiğin şifrelenerek, gizliliğinin ve bütünlüğünün korunmasını sağlamaktadır.

Çevrimiçi ticaretin en önemli bileşenlerinden biri, potansiyel müşterilerin satın alma konusunda kendilerini güvende hissettiği güvenilir bir ortam yaratmaktır. SSL sertifikaları, güvenli bir bağlantı kurarak bir güven ortamı oluşturur. Ziyaretçilerin bağlantılarının güvenliğini sağlamak için tarayıcılar, bir kilit simgesi veya yeşil bir çubuk gibi görsel ipuçları sağlar.

SSL Nasıl Çalışır ?

SSL, Public Key/Private Key adı verilen iki farklı anahtarın kullanılmasına dayalı bir kodlama yöntemi ile çalışmaktadır. Public Key ve Private Key ortamda kodlanmış yazılımlardır. Bir anahtar tarafından kilitlenmiş olan veriyi sadece diğer anahtar ile açabilirsiniz. Anahtarlar yaratıldıktan sonra (Bu anahtar tanımlama sertifikayı satın almış olduğunuz firma tarafından otomatik olarak yapılmaktadır. Sizin herhangi bir teknik işlem yapmanıza gerek olmayacaktır.) anahtarlardan biri (private key) sizde kalıyor olacaktır. Diğer anahtar (public key) ise, siteniz ile bağlantı kuran diğer kişilere gönderilmektedir.

odeme-gecidi

Siteniz ile etkileşime geçecek kişi aslında farkında olmadan public key’i kullanarak mesajı ya da yapmakta olmakta olduğu işlemi size güvenli bir şekilde gönderir. Tüm bilgiler sunucuya gittiği zaman şifreler çözülmektedir ve bu aşamaya kadar bilgisayarınıza herhangi biri tarafından ulaşılsa şifrenin çözülmesi için sizde bulunan private key gerekecektir. Bu anahtarın çözülmesi de en ileri teknikler kullanılsa dahi çok uzun zaman alacaktır. Sitelerin türüne göre 40 bit veya 128 bit şifreleme sistemi kullanılmaktadır.

SSL sertifikasını ilk kullanmaya başlayan öncülerden biri Facebook’tur. Bugün çoğu büyük kuruluş, sitelerinde bu sertifikayı mutlaka kullanmaktadır.

Kobisi’nin tüm sitelerinde SSL sertifikası bulunmaktadır. Üstelik sadece satın alma sayfasında değil tüm sayfalarda güvenle dolaşabilirsiniz. Sayfanın güvenli olup olmadığını anlayabilmek için linkin sağında yer alan “Secure” bölümüne tıklamanız yeterli. Sayfanın güvenilir olup olmadığını tarayıcınız size hemen söylüyor olacaktır.

İndirme (Download) Nedir?

İndirme (Download), internette varolan her türlü veriyi ya da dosyayı kendi bilgisayarınıza transfer etme işlemine denir. Bu verileri ya da dosyaları kendi bilgisayarınıza indirmeyip yalnızca görüntülediğiniz takdirde de indirme işlemi gerçekleştirmiş olursunuz. Örneğin bir e-ticaret sitesini ya da herhangi bir web sitesini görüntülemek için adres satırınıza yazdığınızda tarayıcınız o sayfada bulunan tüm metinleri, resimleri, videoları karşıdan indirerek size iletmiş olur.

download-indirme

Bilgisayarlara indirilen dosyaların boyutları bilgisayarın hafızası ile  doğru orantılıdır. Bilgisayar hafızası ne kadar yüksek ise o kadar çok sayıda ve boyutta dosya indirebilirsiniz. Download aynı zamanda internet hızınıza göre de değişmektedir. Eğer çok fazla dosya indirilecek ise internet hızı yüksek olan paketler tercih edilmelidir.

Download ve Upload Arasındaki Farklar

Upload, kendi bilgisayarınızdaki verileri internet aracılığı ile başka bir bilgisayara yükleme işlemidir. Örneğin bir fotoğrafınızı herhangi bir siteye yüklediğinizde upload işlemi yapmış olursunuz.

upload

İndirme işleminde her zaman bir kota sorunu bulunurken, upload işleminde herhangi bir kota sorunu bulunmamaktadır.

İndirme hızı genelde Upload hızına göre daha yüksektir. Servis sağlayıcılarının ( TTNET, Superonline, Vodafone vb. ) upload hızını düşük tutmalarındaki sebep kullanıcıların site barındırmalarını engellemektir çünkü servis sağlayıcıları hosting firmalarına update hızı yüksek bağlantıları yüksek fiyata satmaktadır.

Servis sağlayıcılarının hizmet paketleri aşağıdaki gibidir.

  • 1 Mbps = 128 KB (kilobyte)
  • 2 Mbps = 256 KB (kilobyte)
  • 4 Mbps = 512 KB (kilobyte)
  • 7.2 Mbps = 0.9 MB (megabyte)
  • 8 Mbps = 1 MB (megabyte)
  • 16 Mbps = 2 MB (megabyte)
  • 32 Mbps = 4 MB (megabyte)
  • 50 Mbps = 6.25 MB (megabyte)
  • 56 Mbps = 7 MB (megabyte)
  • 100 Mbps = 12.5 MB (megabyte)

 

 

Arama Motoru Nedir?

Arama motoru (search engine) , internetin en büyük kütüphanesi olarak düşünülebilir. Ancak kitap yerine, raflarında milyarlarca web sayfası bulunmaktadır.

Böyle muazzam bir kütüphane düşünün aradığınızı bulmak sonsuza kadar sürecektir!

Arama motorları; Belge ve dosyaları anahtar kelimeler içinde arayarak, bu anahtar kelimeleri içeren herhangi bir dosyanın sonuçlarını size bir liste halinde sunan, internet üzerinden erişilebilen bir yazılım programı veya komut dosyalarıdır. Bugün, internette her biri kendine özgü özelliklere sahip binlerce farklı arama moturu bulunmaktadır. Geliştirilen ilk arama motoru FTP dosyaları aramak için kullanılan Archie, ilk metin tabanlı search engine ise Veronica olarak kabul edilir. Bugün, en popüler ve en tanınmış ise Google’dır.

İnternet kullanıcılarının neredeyse tamamı bilgi toplamaya çalıştıkları ve ilgi duydukları konular ile ilgili ilintili olan web sayfalarına ulaşabilmek için sık sık arama motorlarını kullanır. 2016 yıl sonu rakamlarına göre Dünya’da 3.77 milyar internet kullanıcısı birbirinden farklı içeriğe sahip 1.5 milyarın üzerinde internet sitesine ulaşabilmektedir.

Ancak arama motorlarının robotlar gibi olduğunu hatırlamak önemlidir; buldukları bilgilerin doğruluğunu veya güvenilirliğini kontrol etmezler.

Ayrıca şirketler, arama motorlarının sahiplerine sayfalarının aramalarının üstünde veya “sponsorlu bağlantılar” adı verilen reklamlar (bu genellikle arama sonuçlarının üstünde ve sağ tarafında görünür) olarak görünmelerini ödemekle mükelleftir.

Bu nedenle, tüm arama sonuçlarının bir sitenin popülerliğine dayalı olmadığını unutmayın.

arama-motoru nedir

Arama Motoru Nasıl Kullanılır?

Bir arama motoruna erişmek için tarayıcınızın adres çubuğuna gidip arama motoru web sitesinin adresini yazmanız yeterlidir veya genellikle tarayıcının sağ üst köşesinde bulunan arama kutusunu kullanabilirsiniz.

Her arama motoru benzer şekilde çalışır. Bir arama motorunun ana sayfasına giderseniz tek bir kutu bulacaksınız. Bu kutuya aramak istediğiniz her şeyi yazmanız yeterlidir.

Arama Motoru Nasıl Çalışır?

Örümcek olarak da tabir edilen web robotları internet sayfaları ile içeriklerini tarar.

İnternet kullanıcısı sayfada bulunan arama (search) kısmına aramak istediği bilgi ile ilgili anahtar kelimeleri girerek arama gerçekleştirir.

Arama motoru, kullanıcının girdiği anahtar kelime ile ilgili olan internet sayfalarını kendi kriterlerine göre filtreleyerek en alakalı içeriğe sahip web sayfası başta olacak şekilde arama sonuçlarında sıralar.

En Çok Kullanılan 4 Arama Motoru Nedir?

En çok kullanılanılanlar sırasıyla;

  1. Google
  2. Bing
  3. Baidu
  4. Yahoo

 

 

 

 

Blog Nedir?

Blog, insanların öğrendiklerini, gezilerini, bildiklerini paylaştıkları web tabanlı sistemlere verilen isimdir. Bu yazılar güncel de olabilir geçmişe yönelikte olabilir. Blog özünde weblog kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Web, internet anlamına gelirken log ( login) da, veri girişi anlamına gelmektedir. Zamanla weblog terimi kullanıla kullanıla weblog olarak söylenmeye başlanmış, daha sonra da we kelimesi tamamen kalkarak blog olarak son halini almıştır. Bu işler ile ilgilenen kişilere “blogcu ya da blogger” denilirken, bloğa yazı eklemeye “bloglama – blogging” denmiştir.

blog-nedir

Bu sistemde okuyucular dilerseler okudukları yazıya yorum yapabilme hakkına sahip olurlar. Yazarlar da gelen yorumlar ışığında kendilerine yön belirlerler. Böylelikle yazar ve okuyucu arasında karşılıklı bir iletişim kurulmuş olur.

Neden Blog?

Bu yazılar her konu hakkında yazılabilir (Moda, sanat, politika, internet vb. ) herhangi bir konu ayrımı bulunmaz. Site açmak için verilmesi gereken domain ve hosting gibi ücretler blog sitelerinde olmamaktadır. Bu sitelerin çok tercih edilmesinin sebebi de budur. Ücretsiz olarak yazılarınızı paylaşabileceğiniz bir çok site bulunmaktadır. Bunlardan Bazıları;

Blogger, WordPress, Blogcu vb.

Yazılarınızı yazarken önemli olan bazı noktalar bulunmaktadır:

  1. Amaç belirlenmeli, okuyucular iyi tanınmalıdır.
  2. Gerçekçi olunmalıdır.
  3. Sık sık güncellemeler yapılmalıdır.
  4. Sevilen konularda içerikler yazılmalıdır. Böylelikle daha başarılı sonuçlar çıkacaktır.
  5. Sabırlı olunmalıdır.

Blog türleri nelerdir?

Kurumsal: Şirketlerin kendi adlarına açtıkları bloglardır. Kendileri ile ilgili haberler, duyurular, gelişmeler ya da iş dünyasında meydana gelen haberler paylaşılmaktadır.

Temasal: Yalnızca bir alan belirlenerek oluşturulan yazılardır. ( politika, moda, yemek, internet, pazarlama vb. ) Buradaki yazıları oluşturanlar genellikle uzman kişilerdir ve uzman oldukları konular ile ilgili paylaşım yaparlar.

Kişisel: İnternet ortamında bireysel olarak oluşturulan yazılardır. Kişisel ad ya da takma ad kullanılır ve çeşitli konularda yazılar yazılır. En yaygın türdür. Günümüzde de “bloggerlık” gün geçtikçe yaygınlaşmaya başlamıştır.

Topluluk: Birden çok üyenin bulunduğu bloglardır. Buradaki yazılar bu üyeler tarafından oluşturulmaktadır.

 

Alan Adı (Domain Name) Nedir?

Alan adı (Domain name), web sitenizin adıdır. IP veya İnternet Protokolü’nü daha hatırlanabilir kılmak için alan adları kullanılmaktadır.

Bir IP adresi, Internet’teki her bilgisayara verilen benzersiz bir sayı kümesidir. IP adreslerini sokak adresleri gibi düşünebilirsiniz. Bu demek oluyor ki her gitmek istediğiniz adres için ayrı bir IP adresi gerekmektedir . Ancak IP adresleri 46.101.169.166′ya benzer sayı kümeleridir ve akılda kalması bir hayli zordur. İnternette bulmak istediğiniz her web sitesi için görünüşte rasgele sayıları içeren bir dizeyi ezberlemek zorunda olduğunuzu hayal edin.

İşte tam bu nedenle, işinizi kolaylaştırabilmek adına alan adları geliştirilmiştir ve IP adresleri kullanmak yerine herkesin daha çok aklında kalabilecek domain adları kullanılmaya başlanmıştır.

Ziyaretçiler alan adınızı bir Web tarayıcısına girdiğinde, tarayıcı doğru IP adresini bulmak için alan adınızı kullanır ve bu IP adresiyle ilişkili web sitesini geri gönderir. Şu şekilde düşünebilirsiniz ; alan adınız, cep telefonunuzda bulunan kişiler gibi çalışır. Cep telefonunuzda kayıtlı bir kişinin adına dokunduğunuzda, cep telefonunuz otomatik olarak o kişi için kaydettiğiniz numarayı arar. Aradığınız kişinin nerede olduğunu bilmenize gerek yoktur ve herhangi bir numara girmenize bile gerek bulunmamaktadır. Tek yapmanız gereken kişiye dokunmaktır geri kalanı cep telefonuz sizin için yapar. Unutmayın, alan adları İnternetteki web sitelerini bulmak için basitleştirici ve kullanıcı kolaylığı sağlayan bir yoldur.

Bir alan adı, harf ve sayılardan herhangi bir kombinasyon olabilir ve .com, .net , .com.tr ve daha fazlası gibi çeşitli alan adı uzantılarının birleşiminde kullanılabilir.

Alan adı ücretsiz midir?

Hayır alan adını kullanabilmek için öncelikle istediğiniz adı satın almanız gerekir. Her alanı adı benzersizdir. Hiçbir web sitesi aynı alan adına sahip olamaz. Birisi www.alanadiniz.com adresini girerse, web sitenize gidecek ve hiç kimsenin web sitesine gitmeyecektir.

 

 

 

Banka Kartı (Debit Card) Nedir?

Banka kartı (Debit Kart), herhangi bir bankadan açılan hesap üzerine tanımlanmış karttır. Bir banka kartınızın olması için bir hesabınız olmalıdır. Kartınız olmadan hesabınızı kullanabilirken, hesap olmadan hiç bir bankadan kart alamazsınız. Debit kart bankada hesap açıldıktan sonra verildiği gibi adresinize de gönderilebilmektedir. Banka kartında sizin belirlediğiniz ve yalnızca sizin bildiğiniz şifre ile kullanılır. Kartınız çalınırsa ya da kaybolursa anında iptal ettirebilirsiniz. Banka kartı artık hemen hemen her yerde kullanıldığı için yanınızda kartınız varsa nakit para taşımak zorunda da kalmazsınız.

Banka Kartı Nerelerde Kullanılır?

Banka kartları, hesapta bulunan para miktarı dahilinde ödeme, para çekme ve diğer bankacılık işlemlerinde kullanılabilmektedir. Debit kart aynı zamanda e-ticaret sitelerinde de kullanılmaktadır.  Bankalar ya da alt yapı sağlayıcıları tarafından sunulan sanal POS’larda geçerli olmaktadır.

banka-karti-debit-kart

Banka Kartının Özellikleri Nelerdir?

Banka kartı incelendiğinde ön yüzünde; kart sahibinin adı, soyadı, kart numarası ve son kullanma tarihi bulunurken, arka tarafında ise kart güvenliğini sağlayan bant ve CVV numarası bulunur. Banka kartına sahip olunduğunda herhangi bir şubeye ihtiyaç duymadan, bankamatikleri kullanarak işlemlerinizi kolaylıkla gerçekleştirebilirsiniz. Günümüzde artık banka kartları ile taksitli alışveriş de yapılabilmektedir. Bu kredi kartı kullanmayanlar için büyük bir fırsat olmuştur.

banka-karti-debit-kart

Kredi Kartı ve Banka Kartı Arasındaki Farklar Nelerdir?

  • Kredi kartı ile her zaman alışveriş yapılabilirken, banka kartı ile yalnızca hesapta para olduğu zaman alışveriş yapılmaktadır.
  • Kredi kartında belirli bir limit bulunurken, debit kartta hesabınızda yatırmış olduğunuz para kadar limit olmaktadır.
  • Her iki karttan da nakit çekilebilmektedir. Ancak kredi kartından çekilen nakitler de faiz olurken, banka kartında herhangi bir faiz uygulanmamaktadır.
  • Bankalar kredi kartları için yıllık bir ücret alırken, debit kartları ücretsiz vermektedir.
  • Kredi kartında kullanıma göre borç ekstresi bildirimi olurken, banka kartında borç olmadığı için herhangi bir bildirim de olmamaktadır.

 

 

 

Canlı Destek Nedir?

Canlı Destek, e-ticaret sitelerinde tüketicilere alışveriş sırasında ya da sonrasında destek vermek amacıyla kullanılan sistemdir. Bu sistem ile tüketiciler gerçek bir kişi ile iletişime geçerek sorularını, sorunlarını ve düşüncelerini dile getirme imkanı bulmaktadırlar. Bir çok e-ticaret sitesi canlı desteği pratik bir şekilde kullanarak, düşük maliyette daha çok müşteri ile güçlü ilişkiler kurmaktadır.

canli-destek

Bu sistem mail, iletişim formu ve telefona göre müşteriler ile iletişim kurmanın en dinamik yoludur. Toplanan bilgilerle de müşteri hizmet kalitesini artırılabilir. Online alışverişlerde müşterilerin en çok zorlandığı konulardan biri herhangi bir sorun anında yetkiliye ulaşmaktır. Canlı destek sistemi ile bu sorun ortadan kalkmaktadır. Tüketiciler zorlandıkları  konularda ya da akıllarına takılan konularda cevap bulamadıklarında alışverişi bırakıyorlar ve siteyi terkediyorlar bu durumların sebep olduğu satışların düşmesi de ortadan kalmış olmaktadır.

Canlı Destek ve Call Center arasındaki farklar nelerdir?

  • Bu sistemde iletişim yazılıdır.
  • Bu destek sistemi çağrı merkezinden farklı olarak web sitelerine kurulan küçük yazılımlardır.
  • Call Center’da görüşme anında bazı cümleler kaçabilir ya da yanlış anlaşılabilir. Fakat Canlı Destek’te yazışmalar sonradan tekrar gözden geçirilebilir.
  • Call Center sisteminde müşterilere hemen cevap verilememesi durumlarında müşteri endişesi oluşabilirken, Canlı Destek’te hazır metinler gönderilerek müşterilerin kafalarında soru oluşması engellenebilir.
  • Call Center sisteminde bazı durumlarda müşteri bekletilebilirken, Online Destek’te müşteri herhangi bir bekleme süresine tutulmadan destek olan kişi ile iletişim kurabilmektedir.

Güvenlik Duvarı (Firewall) Nedir?

İnternet siteleri, bir sunucu üzerinde barındırılan ve tüm dünyaya açık biçimde yayın yapan yazılımlardır. Tüm yazılımlarda olduğu gibi sitelerin yazılımları da zararlı etkilikle karşılaşma riskine sahiptir. Hatta e-ticaret zemininde bu ihtimal çok daha yüksektir. Bu kapsamda, veri güvenliği firmaları tarafından geliştirilen ve sürekli güncellenen alt yapılar oluşturulur ve biz bu sistemlere güvenlik duvarı; orijinal ismiyle Firewall deriz.

Kaynak kodları güvenlik duvarı ile korunmayan bir internet sitesinin, finansal işlemlerden kişisel bilgilere kadar tüm verileri risk altındadır. Hacker olarak tanımlanan kötü niyetli internet korsanları ve birlikte hareket eden korsan grupları, güvenliksiz sitelere saldırılar düzenleyerek etkili biçimde verileri ele geçirebilir, sitelere zarar verebilir ve/veya finansal işlemler yaparak, kişi ve kurumları zarara uğratabilir. İnternetten önceki iletişim sistemlerinde dahi kripto mekanizması kullanılıyorken, internet gibi, giriş çıkış kontrolünün çok zor olduğu bir ortamda güvenlik sistemlerinin kullanılmaması düşünülemez. 

İnternet Sitesi Nasıl Güvenli Hale Gelir?

Kötü niyetli yazılımın siteyi etkileyebilmesi ve kaynak kodlar üzerinde etkili olabilmesi için bu veri alanına girmesi gerekir. Ağlar üzerinde milyonlarca geçit söz konusu olduğundan, bu geçitleri elle kontrol edebilmek mümkün değildir. Elle kontrol durumunda sistem tamamen çalışmaz hale gelebileceği gibi, yapılan müdahale etkisiz de olabilir. Zira sisteme erişimi kısıtlarken yalnızca kötü niyetli kişiler değil, müşteriler ve diğer kullanıcıların kısıtlanması da söz konusu olabilir. Bu nedenle sistemdeki kullanıcı trafiğini kontrol edecek yazılım ve donanım birimlerinin kullanılması zorunludur.

Firewall kabaca sisteme gelen bağlantıların, sistemi etkilemesini engelleyen birimdir. Sistemin veri yollarını şifreler veya sanal geçitler üzerinden yayın yaparak, dışarıdan kaynağa erişilmesini imkansız hale getirir. Ayrıca Firewall yazılım ve donanımları kötü niyetli atakları tespit ederek, bu atakların geldikleri kaynakları engeller. Bu işlem IP adresi bazında olabileceği gibi, bütünüyle ülke engelleme şeklinde de olabilir.

Günümüzde Firewall bir opsiyon değildir. Ticari olsun veya olmasın tüm internet sitelerinin belli düzeyin üzerinde güvenlik dubarına sahip olması gerekir. Çünkü saldırılar ve konakçı yazılımlar, yalnızca veri hırssızlığı yapmaz, size bir zarar vermiyormuş gibi görünürken aslında sunucunuzun kaynaklarını meşgul eder. Sitenizin yavaş açılması, bazı kısımlarının kullanılamaması, bant genişliğinin hızlıca dolması gibi sorunların ortaya çıkabilmesi, katalog sitelerin basit sorunlardır ki, güvenlik duvarınız yoksa zaten hiçbir ödeme kuruluşundan onay alamayacağınız için e-ticaret sistemi kuramazsınız.